top of page
Ara

EKINOKS

Yazarın fotoğrafı: Hilal ÇelikHilal Çelik

“Alan yaratıyoruz burada.” dedi Mey, şefkatli ses tonuyla. Aslında belki onu tanıdığım bu kısacık zaman diliminde yüzlerce kez duymuştum ondan bu cümleyi. Ve her seferinde olduğu gibi yine kendi kendime sordum “Nerede yaratacağım alanı? Ah bilmiyorum Mey.” Her şey çok sıkışık ve darmadağınıktı. Düşüncelerim, hislerim etrafa dağılmış birbirleriyle bağlantıları kopmuş gibi. Ellerimi açtım gökyüzüne, gökyüzünü gördüm, yüzümde bir gülümseme ile. Sonra kendimi adadım toprak anaya ve ellerimden köklendim; başımı, en ağır olanı en son kaldırırken. Sonra hafifleme hissi ve sonra tekrar.. Gökyüzünden biraz özgürlük çaldım ve usulca yıkandım onunla.


“Gökyüzünden yıldızları topladığınızı hayal edin.” demişti bir keresinde, “Merak etmeyin çok var, bitmezler hiç.” Kıkırdamıştı sonra.


Ah tutkularım, savaşlarım, biriktirdiklerim, ittiklerim ve çektiklerim; sonunda bırakabildiklerim. “Bir hayal kur.” dedi Mey dersin sonunda, “Sonra çiz hayalini.”, Ben resim çizemezdim ama çok güzel yazdığımı söylerlerdi.



Ilık bir ilkbahar kokusu doldu burnumdan içeri. Ellerimi açıp gökyüzüne uzatıyordum kendi etrafımda dönüp kahkahalarla dans ederken. Zamanın durduğunu hayal ettim. Tüm hayatımızı tek bir anda takılı yaşayacağımızı bilseydik bir bumerang gibi ve seçme şansımız olsaydı, hangi hatırayı seçer ya da hangi hayale tutunurduk? Aradım taradım zihnimin içinde. Pek çok hatıram vardı ışıltısından gözlerimi dolduran. Niagara şelalesinin altında gökkuşağının pırıltılarının içinden geçtiğim anı hatırladım mesela, kalbimi sıkıştırırdı bu hatıra her seferinde.


Bir hayal kurarken buldum kendimi, hatıra denizine yüzerken. Avcumun içerisinde tuttuğum kalbim aile diye hıçkırdı, tekledi. Tekrar aile hissetmek birileriyle. Huzur kokan insanları seyrettim kaldırımın karşısından, belki şimdi tanıdığım belki henüz tanışmadığım. Varoldum, o anda oldum bir süre. Küçük çocukların neşeli itişmelerinde, kıkırdayarak gülüşlerinde ısıttım kalbimi.

Kırmızı bir elbise vardı üzerimde, kadınlığımı onurlandırmak için; anne oldum, evlat oldum, abi oldum ve kız kardeş oldum..

Dost oldum, yar oldum, dayanak oldum, güçlü durdum, el oldum tuttum, baş oldum yaslandım..

Ellerimi gökyüzüne uzatıp kendi etrafımda dans ederek o ağaçlı yokuş üstü, sonu bir göl ile kavuşan yolda, tökezlediğimde daha esnek dalgalayarak kendimi beyaz bir flama gibi kendimle verdiğim bütün savaşlarda çoktan teslim olmuş, bu sefer biraz sevgi çalarak gökyüzünden ve gülüşlerimizden sevgiye dahil oldum...


Söz verdim, keyfini çıkarmaya aldığım her nefesimin. Eğer bir niyet vermem gerekiyorsa bu akşam, gezegenler bile kavuşuyorlarsa birbirlerine bu gece;

benim de varmam gereken bir noktam, kavuşacağım bir an ve dönüştükçe çoğalan bir insan vardı;

yolun güzelliğinden tanıdım..


Kalbim uçtu yerinden;

gezdi dolaştı geri geldi yerine, ele avuca sığamadı hiç.

Özgür oldum.


H.

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


  • White Facebook Icon
  • White Twitter Icon
  • White Instagram Icon

© 2016 by Hilal Çelik. Proudly created with Wix.com

bottom of page